“Adıyaman, Tarihin ve Kültürün Kesiştiği Nokta”
Prof. Dr. Mehmet Keleş, mesajında Adıyaman’ın tarih boyunca medeniyetlerin beşiği olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı: "Adıyaman, tarihin avuçlarında yoğrulmuş kadim bir sırdır. Nemrut Dağı’nda güneşe selam duran Kommagene Krallığı heykelleri, Fırat Nehri'nin nazlı akışı, Kahta Kalesi, Cendere Köprüsü ve Perre Antik Kenti gibi eserlerle geçmişin izlerini günümüze taşır. Bu şehirde her taş, her sokak ve her vadi, insanlığın ortak hikâyesini anlatır."
“Adıyaman Halkı, Şehrin Gerçek Mirasıdır”
Keleş, Adıyaman’ın en büyük zenginliğinin halkı olduğunu belirterek şöyle devam etti; “Adıyaman’ın kadirşinas, çalışkan ve sevgi dolu insanları, bu toprakların en değerli mirasıdır. Dutun lezzeti, üzümün şifası ve narın bereketi, bu toprakların sabrını ve güzelliğini yansıtır”
Rektör Keleş, Adıyaman’ın gastronomi ve sanat alanındaki zenginliklerine de dikkat çekti. Çiğ köfte, tavası, hıtabı ve mehir çorbası gibi lezzetlerin kentin kültürünü yansıttığını belirterek, “Adıyaman’ın mutfağı, tarih ile kültürün bir araya gelmiş halidir. Ayrıca Adıyamanlı sanatçılar, bu kadim toprakların hikâyesini sözleri ve ezgileriyle bugüne taşır,” dedi.
Mesajının sonunda, Adıyaman’ın gelişiminde emeği geçen herkese teşekkür eden Prof. Dr. Mehmet Keleş, şunları kaydetti: “Adıyaman Üniversitesi olarak, bu aziz şehrin tarihinden ve kültüründen aldığımız ilhamla bilim ve medeniyet yolculuğumuzu sürdürüyoruz. Adıyaman’ın il oluşunun 70. yıl dönümünü gururla kutluyor, şehrimize birlik ve beraberlik içinde nice yıllar diliyoruz.”