Öğretmen istihdamında sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının, süreçleri ve sonuçları itibarıyla sorunlu, çözüm yerine sorun üreten bir istihdam türü iken bir de bu sürecin mülakat yoluyla sürdürülmesinin, eğitim-öğretime zarar verdiğini dile getiren Demir, "Mülakat kamuya olan güveni aşındırmakta, kamu vicdanını yaralamakta ve adalet duygusunun zedelenmesine neden olmaktadır” şeklinde konuştu.
"Öğretmen atama süreçlerinde KPSS puanları üst dilimlerde yığılmış durumdayken, diğer bir ifadeyle hemen her branşta sadece yüksek puan alabilenler atama hakkına sahip olabiliyorken, daha düşük puan almış adaylara +2 veya +5 puan verilerek mülakat puanlarıyla atama sıralamalarının değiştirilmesinin ve yüksek puan almış adayların elenmesinin ne hukukî ne de pedagojik bir izahı olamaz” ifadelerini kullanan Demir sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kamu vicdanında karşılığı olmayan, ürettiği sosyal maliyet telafi edilemeyen, öğretmen adayından çok mağdur üreten mülakatla öğretmen atama hatasının hâlâ devam ettirilmesinin kabulü mümkün değildir.”
“Öğretmen seçiminin mülakatla yapılması, yapılan mülakatlar çerçevesinde adayların kazanma ya da kaybetme nedeninin objektif bir şekilde izah edilememesi, yıllarca emek vererek okumuş ve birçok yazılı sınavdan geçmiş, bu suretle yetkinliğini ve yeterliliğini fazlasıyla ispat etmiş öğretmenlerin farklı komisyonlarca mülakatla elenmesi adalet duygusunun zedelenmesine neden olacaktır.”
“Maşeri vicdanı yaralayan, hakkaniyet kriterlerini tartışmaya açan mülakatla öğretmen alımına da karşı olduğumuzu, bu uygulamanın sona erdirilmesi zorunluluğunu bir kez daha dile getiriyor; Bakanlığı öğretmen atama süreçlerinde mülakatın adaletsizliğe, haksızlığa ve hukuksuzluğa dönüşmemesi konusunda hassas olmaya davet ediyoruz. Öğretmen alımında mülakat; adaletsizliktir, hukuksuzluktur, haksızlıktır. Hiçbir haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik kabul edilemez."
