Zaman, her şey gibi kültürleri de değiştiriyor. Teknolojinin ve modern yaşamın hızla yayılması, birçok geleneksel mesleği ve kültürel değeri unutturmaya başladı. Türkiye'nin farklı bölgelerinde geçmişte sıkça karşılaştığımız birçok sahne, artık yalnızca anılarda yaşıyor. Bu değişimden nasibini alan yerlerden biri de Besni. Bir zamanlar sokaklarda sıkça rastlanan, başında tepsi ile simit satan çocuklar, bugün artık tamamen yok olmuş bir kültürün parçası.
Evet, bu haftaki yazımda geçmişi çok daha eski yıllara dayanan ancak benim yaşımca gözlemlediğim ve değerlendirmek istediğim doksanların sonu ve iki binli yılların ilk yıllarında tüm Besnililerin hafızasında yer alan, akıllarına geldikçe tebessüm ettiren, hemen hemen her çocuğun hayatındaki ilk iş tecrübesi olan ancak geçen zamanla da yok olan Besni’de başında tepsi ile simit satan çocukları kaleme almak istedim.
Besni’de hemen hemen her çocuğun ilk iş tecrübesiydi mahalle aralarında başında tepsi ile simit satmak.
“DÖNEMİN SOSYAL DOKUSUNUN BİRER PARÇASIYDILAR”
Aslında geçmişi çok daha eski yıllara dayanan ve ülke genelinde yapılan bu iş bana göre Besni’de bir kültür haline gelmişti. Özellikle yaz aylarında yapılan bu iş okulların tatil olmasıyla birçok çocuğun büyük ilgi gösterdiği bir işti. Sabahın erken saatlerinde kimileri zaten fırında çalışan, kimileri ise satmak için fırınla anlaşarak simitleri tepsiye dolduran çocuklar, Besni’nin mahallelerini sabahın sessizliğinde “simiiiit” “taze simiiit” diye yankılandırırdı. Kimi zaman da sessizce mahalle aralarında dolaşırlardı. Başlarında taşıdıkları tepsilerdeki simitlerin kokusu, sokakları adeta bir fırın gibi kokuturdu.
Bu çocuklar yalnızca birer simit satıcısı değil, aynı zamanda dönemin sosyal dokusunun birer parçasıydılar. İnsanlar onlardan simit alırken kısa bir sohbet eder, hal hatır sorardı. Sokaklarda dolaşan bu çocuklar, o dönemin toplumsal dayanışmasının ve sıcak insan ilişkilerinin bir sembolüydü.
NEDEN YOK OLDULAR?
Başında tepsiyle simit satan çocukların yok oluşunun birkaç temel nedeni var. Modernleşme ve şehirleşme süreci, sokak kültürünü büyük ölçüde değiştirdi. Artık insanlar sokaktan alışveriş yapmak yerine marketlerden ve fırınlardan ihtiyaçlarını karşılamayı tercih ediyor. Yine günümüzde artık çocuklar ara veya yaz tatillerinde bana göre bir kültür olan bu tarz işleri tercih etmiyor.
Son olarak, teknolojinin hayatımıza girmesiyle birlikte eskiye özgü birçok meslek gibi sokak satıcıları da dönüşüm geçirdi. Artık simitler sokakta taşınmak yerine motorlu araçlarla ya da sabit tezgâhlarda satılıyor. Başında tepsiyle simit satan çocuklar, yalnızca Besni’ye özgü bir manzara değildi. Türkiye’nin dört bir yanında benzer sahnelere rastlanırdı. Ancak Besni gibi küçük yerleşim yerlerinde bu görüntüler daha samimi ve daha sıcak bir anlam taşırdı. Bugün bu manzara artık tamamen yok olmuş durumda. Ancak bu kayıp, geçmişe duyulan özlemi daha da artırıyor.
Ne yazık ki günümüzdeki aşağı mahallerin Yenikent’e yenilmesi, mahalle kavramının yok olması ve değişen dünya düzeni bu kültürü de aldı elimizden. O dönemlerdeki her çocuğun hayata ilk adımlarını attığı, tanık olanların ise tebessümle yad ettiği başında tepsi ile simit satan çocuklar artık olmasa da, Besni'nin kültürel hafızasında yer almaya devam edecekler.