M. Akif USLU

Tarih: 19.04.2017 10:22

Seçim Kritiği

Facebook Twitter Linked-in

Hareketiyle ve hengamesi ile bir seçim dönemi daha atlatılmış oldu. Seçim sonuçları ile ilgili zaten konunun uzmanları gerekenleri söyledi ancak şunu söyleyelim ki seçimden mutlu ayrılan taraf olmadı. Ne AKP-MHP koalisyonu memnun ne de “Hayır” cephesi… EVET tercihinden yana en azimli şekilde çalışan siyasi olarak Recep Tayyip Erdoğan’ı gösteriyoruz ki bana kalırsa bu seçimde verilen ‘’Evet’’ oylarının tamamına yakını Erdoğan hatırına verilmiş oylardı fakat bu seferde akla şu soru geliyor: Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçiminde tek başına %52 oy almışken bu seçimde AKP-MHP koalisyonu ve Erdoğan’ın desteği olduğu halde neden %51 küsür oy ile karşılaşıyoruz? Bu demek oluyor ki ya MHP cephesinden beklenen destek gelmedi ya da AKP’nin kemik destekçi kitlesinde fire var.

MHP’nin kendi içindeki siyasi durumuna bakarsak neredeyse yarı yarıya bir bölünmüşlük göze çarpıyor: %5 Meral Akşener destekçileri ve %5 de Devlet Bahçeli destekçisi olduğunu varsayarsak bile geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı seçimlerini göz önünde bulundurarak %52 oy kitlesine %5 daha ekleyerek, bu seçimde %57 “Evet” tercihiyle karşılaşmamız gerekirdi fakat bu yüzde sağlanamadı. Zaten Cumhurbaşkanımız ve AKP cephesinin tahminleri de en az %5-6 üstünlükle “EVET” tercihiydi.

Bu yüzdeler ve hesaplamalar göz önünde bulundurulduğunda AKP cephesinin fire vermiş olduğunu görmekteyiz ancak yine de MHP cephesinin gereken özeni göstermediği de aşikârdır çünkü Adana gibi MHP’nin kalesi mahiyetindeki bir şehirden “Hayır” çıkması bunu gösteriyor. Yine aynı şekilde AKP’nin İstanbul ve Ankara gibi Büyükşehirlerdeki desteğini nisbi oranda kaybetmesi de AKP cephesi için büyük kayıptır. Her iki tercihin de demirbaş oyları için yine diyeceğimiz bir şey yoktur (AKP için Karadeniz-CHP için Ege gibi)

AKP’nin bundan sonraki politikasında izlemesi gereken yol geçtiğimiz seçimlerde destek verip de bu seçimde gereken desteği alamadığı özellikle İstanbul ve Ankara başta olmak üzere diğer büyükşehirlerin, illerin,ilçelerin teşkilatlarını denetlemek ve eski haline kavuşmasını sağlamak ve yüzdelerdeki bu düşüşün sebebini araştırıp müdahale etmektir.

Anayasa değişikliği için halkın büyük kesiminin desteği sağlanmış olsaydı elbette ki daha iyi olurdu ancak geçmiş yıllardaki çoğunluğun da silah zoruyla sağlandığını herkes bilmekte. Silah zoruyla yüksek çıkmasındansa özgür olarak bu yüzdeleri görmek daha hayırlıdır. Her durumda kaç yüzde ile olursa olsun anayasa değişikliği gerçekleşmiş oldu. Bu yeni anayasanın toplum için huzur getirmesini tıkanıklığı gidermesini ve sorunlarımıza çare olmasını Allah’tan niyaz ediyorum…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —