Besni İlçe Sağlık Müdürlüğü, Türkiye’de bir ilke imza atarak en sık görülen kanser türlerinden olan prostat kanseri için 50 yaş üzeri erkeklerin tamamında tarama çalışması başlattı. Vatandaşların Aile sağlığı merkezlerinden ücretsiz kan vererek tarama yaptırabileceklerini dile getiren İlçe Sağlık Müdürü Uzm.Dr. Bengü Nehir Buğdaycı Yalçın; “Ülkemizde prostat kanseri vakalarının %70,9’unun erken evrede teşhis edildiği görülmektedir. Teşhis için çok basit bir yöntem olan kanda PSA (Prostat Spesifik Antijen) çalışılması ile ileri tetkik ve tedavi aşamalarına geçebilmekteyiz” diyerek vatandaşları taramalarını yapmaya davet etti.
EN SIK GÖRÜLEN DÖRDÜNCÜ KANSER TÜRÜ
Besni İlçe Sağlık MüdürüUzm.Dr. BengüNehir Buğdaycı Yalçın, 15 Eylül Prostat Kanseri Farkındalık Günü dolayısıyla önemli açıklamalarda bulundu.
Uluslararası Kanser Ajansı’nın 2020 Türkiye verilerine göre prostat kanserinin erkeklerde en sık görülen ikinci kanser olduğuna dikkat çeken Buğdaycı; “Ayrıca erkeklerde en çok ölüme neden olan dördüncü kanser olmaktadır” dedi.
BESNİ’DE ÜCRETSİZ OLARAK TARAMA ÇALIŞMASI BAŞLADI
Prostat kanserine karşı erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çeken Uzm.Dr. Bengü Nehir Buğdaycı Yalçın, Türkiye’de birinci basamak sağlık kuruluşlarında 50 yaş ve üzeri erkeklerin tamamında kan verme yoluyla kanser tarama çalışmasını Besni’de hayata geçirdiklerini belirtti.
Vatandaşların merkez aile sağlığı merkezlerinde ücretsiz kan vererek taramalarını yaptırabileceklerini dile getiren Yalçın; “15 Eylül Prostat Kanseri Farkındalık Günü kapsamında Türkiye’de ilk olarak gerçekleştirilecek olan Prostat Kanseri Taraması hizmeti ilçemizde Besni İlçe Sağlık Müdürlüğü öncülüğünde Merkez Aile sağlığı Merkezlerinde yarın itibarı ile başlatılacaktır. 50 yaş üstü erkekleri ve ailesinde prostat kanseri olan 40 yaş üstü erkekleri kan vermek için Aile Sağlığı Merkezlerine bekliyoruz” şeklinde konuştu.
İŞTE PROSTAT KANSERİNE YAKALANMA RİSKİNİ ETKİLEYEBİLECEK FAKTÖRLER
Uzm. Dr. Yalçın, Prostat kanserine yakalanma riskini etkileyebilecek faktörler hakkında da bilgiler verdi. Yalçın bu faktörleri şöyle sıraladı;
-Yaş: Prostat kanseri 40 yaşın altındaki erkeklerde nadir olsa da 50 yaş sonrasında görülme riski hızla artmaya başlar. Her 10 prostat kanseri vakasından 6'sı 65 yaşından büyük erkeklerde görülmektedir.
-Ailesel Yatkınlık: Prostat kanseri olan bir baba veya erkek kardeşe sahip olmak, bir erkeğin bu hastalığa yakalanma riskini iki katından fazla artırmaktadır. Genç yaşlarda prostat kanseri tanısı almış birden fazla akrabası olan erkeklerde de risk daha yüksektir.
-Diyet: Doymuş yağlardan (hayvansal gıdalarda bulunan yağlar, tereyağı, margarin, iç yağı, kuyruk yağı) ve kırmızı etten zengin, sebze-meyveden fakir beslenme alışkanlığının prostat kanseri riskini arttırabildiğine dair yayınlar vardır.
Kimyasal maruziyetler: Bazı kimyasallara maruziyet riski artırabilmektedir. Erken evrede hiçbir belirti vermeyen prostat kanseri, kanser dokusunun büyümesiyle birlikte bazı şikâyetlere yol açabilmektedir: İdrar yapma sorunları: Yavaş veya zayıf idrar akışı veya özellikle geceleri olmak üzere daha sık idrara çıkma ihtiyacı, İdrarda veya menide kan varlığı, Ereksiyon (sertleşme) sorunu (erektildisfonksiyon), Kanserin, kemiklere yayılımına bağlı kalça, sırt (omurga), göğüs (kaburga) ağrıları.
Yine de yukarıda sayılan belirtilere, prostat kanseri dışında bir durumun neden olma olasılığı daha yüksektir. Örneğin, idrar yapma sorunu sıklıkla prostatın kanserli olmayan bir büyümesi olan iyi huylu prostat hiperplazisinden (BPH) kaynaklanmaktadır. Ülkemizde prostat kanseri vakalarının %70,9’unun erken evrede teşhis edildiği görülmektedir. Teşhis için çok basit bir yöntem olan bir tüp kanda PSA çalışılması ile ileri tetkik ve tedavi aşamalarına geçebilmekteyiz"
